Senle dolu her günüm
Sensiz kalbim kör düğüm
Sen hala bana küskün özlemedin mi?
Sen elleri sevsende beni kolay üzsende
Ben hala bıraktığın o sevgiliyim
(more…)
Search Results for – "anam"
Yıldız Tilbe – İçimdeki Nehir
Yıkanamadım içimdeki nehir derin akıyor
Deliliği yarı uykuda ruhum seni arıyor
Uysallaşır mı? Söyle kudurmuş yalnızlığım
Erkekçe sevdalanır yürekli kadınlığım
Gördüğüm sevdaların yabancısıyım
Sevgim aç su gibi yele dağılır
Som aşkın içine bulanır (more…)
Yıldız Tilbe – Şarkıların Şarkısı
Affedecek kadar sevdim yalan mı
El adamı delikanlı aşkın cezam mı
Ummadığım anda kop gel günahlarından
Aşk laftan anlamaz ki dayan yüreğim dayan
Vaktim yok unutmaya asla vazgeçemem
Sevemedim ayrılığı seni sevdim gönülden
Azılı bela arzular arsız gece ay şahit (more…)
Yıldız Tilbe – Sevemedim Ayrılığı
Seni yalnız seni yaşamak isterken kendimce
Bize aşkı haram etmişim bilmeden delice
Ah çekip ağırlığımca seni özlemek hata değil
Ah çekip ağırl ....
Yıldız Tilbe – Yalancı Gönül
çabuk ol nereye kadar böyle ayrılığa dayanamayız
geceme güneşime bahane bulamazsın tutuşamayız
böylesi sanki hakmı ki
hasretin sanki dostmu ki ....
Yıldız Tilbe – Yar Yanına Geleceğim
CANIM ASKIM SU AN YOLDASIN ACIK OLSUN
GITTIGIN YER BASTIGIN TOPRAK NE SANSLI (more…)
Yıldız Tilbe – Yürü Anca Gidersin
Şimdiki aşklar yalan olmuş ben yine aşık
Bendeki şansın talihi yok yine yazık
Bir yarim var herkesten güzel ama deli
Bir gözü bende öbürü nerd ....
Yılmaz Erdoğan – Mavilere Uyanmak Şiiri
yedi iklim geçer,
ağarıp solan güz ışıklarından
yalan pencerelere doğru…
uykularda olur ne olursa
yangınlar,
takvim ziyanla ....
Yılmaz Erdoğan – Yolluk Şiiri
bavuluma dağınıklığımı koydum
iç çamaşırı kazak filan
kağıt kalem almıyorum
otellerde var
antetli kimsesizliğimle kalıyorum geceleri
....
Yılmaz Erdoğan – Anladım Şiiri
Anladım,
sabahları açılır.
Esnaf çarşıları yeminle
�Bedreddin’im bir ağaca asılır�.
Anladım,
En büyük yalan yemindir.
Edilir sabahları,
Gecesini hatırlamayan esnafların
Tüm merasimleri gömdüm.
Ömrümün reklam amaçlı takvimlerine.
Anladım,
Kimse üzgün değildi.
Bayraklar yarıya indiğinde.
Bir tek el isteyen,
Yordam ve özür dileyen,
Anladım.
Herkese kötü şeyler hatırlatan yüzüm,
Evet yüzümdü.
Her görüşmeye taşıdığım,
Kandırılmaya gönüllü bir gönülle,
Az sütlü neskafelere sigaralar iliştirdim.
Göz gördüm başka açılara ayarlı.
Uzun bir yüz gördüm.
Meğer filmin sonu diye ayarsız
Fin yazardı end zamanında
Bir zamanlar,
Fransızlar hep Fransız kalacaklar,
Sabah sinemasında pazarları…
Aklımı alıp doğduğum evin,
Müze olma isteğine saklayacaklar.
Ama kavaklar büyüyecek.
Herkesten gizli boyatmak,
Bir kavağın becereceği iştir ancak.
Anladım ki ağaçlar,
Toprağa acı verdikçe büyüyorlar.
Her pazartesi and içip,
Cumaları marşa basan,
Camiler dolusu yemin edip,
Taburlarca yalan söyleyen,
Bu toprakta bu ağaç (more…)